Yazarlar (1) |
![]() Kastamonu Üniversitesi, Türkiye |
Özet |
Eski çağda oldukça önemli bir bilim dalı olan astronominin doğuşu ve gelişmesinin uygarlık safhalarıyla sıkı bir bağlılığı olduğu görülmektedir. Astronominin ilk belirtileri ve bu konuya karşı ilginin doğuşu tarım faaliyetlerinin başlamasıyla ilişkilidir. Tarım mevsimlerin zamanını önceden bilmeye, yani takvim bilgisine ihtiyaç gösterir. Diğer taraftan takvim, gök cisimlerin hareketlerinin bilinmesi ve anlaşılması demekti ve bu da çağlar boyunca yaşamsal önem taşımıştır. Özellikle Mısırlılar takvimle yakından ilgileniyorlardı. Çünkü Nil onların yaşam kaynağıydı ve her yıl aynı dönemde taşıyordu. Diğer taraftan, toprağın sürülmesi, tohumlama ve ürünün toplanması gibi tarımsal faaliyetler için en elverişli zamanların bilinmesi de takvim çalışmalarına olan önemi arttırmıştır. Ancak, gerek Mısır ve gerekse Mezopotamya astronomilerinin ilk gelişme dönemlerinin oldukça karmaşık yönler gösterdiği ve sadece pratik takvim ihtiyaçlarından kaynaklanmadığı görülmektedir. Her iki uygarlıkta astronomi özellikle dinî unsurlarla da iç içedir.Örneğin Mısırlılar gökyüzündeki olayları dinî açıdan yorumlamışlardı. Gök cisimlerini tanrı olarak kabul etmişler ve gökyüzündeki olayların da tanrıların faaliyetleri olduğuna inanmışlardı. Doğuş ve batış olayları da dinî bir özellik taşımaktaydı. Her ne kadar Mezopotamyalılarda astronomi genel manasıyla mitolojiye ve dinî inançlara dayansa da laik ve matematiksel astronomiye geçmeyi başarabilmişler, özellikle astronominin matematikselleşmesinde ön ayak olmuşlardır. Ancak gökyüzü olayları Mezopotamya uygarlıklarında da dini öğeler içermekteydi. Gökyüzü tanrısal bir bölgeydi ve tanrıların faaliyet alanıydı. |
Anahtar Kelimeler |
Makale Türü | Özgün Makale |
Makale Alt Türü | Diğer hakemli ulusal dergilerde yayınlanan tam makale |
Dergi Adı | Bilim ve Ütopya |
Dergi ISSN | 9771-3016 |
Makale Dili | Türkçe |
Basım Tarihi | 02-2020 |
Sayı | 308 |
Sayfalar | 32 / 39 |